EKO-ETİKET DÖNEMİ

Kullandığımız ürünlerin üretiminin soluduğumuz havadan içtiğimiz suya kadar ne kadar zarar verdiğini bilsek, yinede o ürünü aynı şekilde kullanmaya devam edebilir miydik? Eğer gerçekten tam olarak boyutunu görebilseydik, hayır, hiçbirimiz bu ürünleri kullanmazdık. Küresel ısınmanın gittikçe artan etkileri, bu durumu durdurabilmek için insanları artık bir şeyler yapmaya zorladı. Son zamanlarda ülkemizde de adından söz ettirmeye başlamış olan eko-etiket dönemi çevreye en az zarar vermeyi hedefleyen yeni bir uygulamadır.

Eko etiketleme henüz üretim aşamasında olan bir ürünün, üretim boyunca doğaya zarar vermediği ya da daha az zarar verdiği durumlarda ürünün etiketinde bunu belirtmesidir. Asıl amaç, tüketiciye doğaya ve sağlık sorunlarına karşı farkındalık katmaktır. Tüketici doğaya zararsız ürünler kullanarak bilinçlenirken üretici de üretim aşamasında aynı bilinçliliği gösterir.Üretim,tüketim ve tüketimden sonra da çevreye en az zararı vermeyi amaçlayan yaşam döngüsü etiketleri, üreticilere maliyet avantajı sağlayan,ürünün belirli bir yönünün doğa dostu olduğunu gösteren tek kullanımlık etiketler ve ürünün doğa ve sağlık konusunda oluşturabileceği riskleri belirten, tüketiciyi bilgilendirme amaçlı olan negatif etiketler olarak üç başlıkla toplanır.

Avrupa’da zaten uygulamaya geçilmiş olan bu dönem 2018 ile beraber ülkemizde kullanılmaya başlanacak. Sene sonuyla 3 ürüne çevre etiketi verilecek,böylece uygulamaya ülkemizde de geçilmiş olacak.

Ülkemize uygulamanın gelmesi ile birlikte tüketici aldığı ürün hakkında bilinçli olurken hem de iç pazardan ürünlere yönelebilecek,ülke ekonomisini destekleyebilecek. Hem üreticinin hem de tüketicinin bilinçlenmesini sağlayacak olan bu uygulama her daim saygı göstermemiz gereken doğanın biraz olsun rahat nefes almasını sağlayacaktır.

Leave A Comment